Edebiyatımızda ilk kadın yazarlar ve babasının kızı olmak

TAKİP ET

TYB Konya Şubesi'nde ''Edebiyatımızda İlk Kadın Yazarları ve Babasının Kızı Olmak ' konuşuldu. Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Argunşah anlattı. Saffet Yurtsever'in haberi...

BİHAVADİS ÖZEL HABER

Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Yeni Türk Edebiyatı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Argunşah edebiyat “Kadın için bir iç dökme vasıtasıdır. Kadınlar dil aracılığıyla kendilerini anlatıyorlar. Edebiyat kadın için öznedir, ilham kaynağıdır. Kadınlar modernizm ile yazmaya başlıyorlar.”dedi.


İLK KADIN YAZARLARDA İMZA SORUNU VAR
Hülya Argunşah , kadınlar erkek yazarların eserlerini okuduklarını kadın yazar girişiminde bulunduklarını belirtti: “ Batı’da kadın yazarlar Emily Bronte ,Anne Bronte ve Luisa Mey Alcot erkek ismiyle eser veriyorlar.’Bir Hatun, Bir Kadın, Lisanaşina’ rumuzuyla imzasız yazılar yazıyorlar. Kadınlar bizde 1850’den sonra okullaşma sürecine girerken 1876 yılından itibaren erkeklerle birlikte okuma hakkını elde ediyorlar. Ahmet Cevdet Paşa’nın kızı Fatma Aliye Hanım ‘Mütercime-i Meram’ ismiyle eserler veriyor. Divan şiirinde 56 kadın şaire rastlanıyor. Tezkirelerdeki kadın yazar sayısı 3-5’i geçmiyor. Ahmet Mithat Efendi, Fatma Aliye Hanım’ı yönlendiriyor, Fatma Aliye Hanım üzerinden kadınların Batılı feministlerle karşılaşarak zihin parçalanmasına engel olamaya çalışıyor.”
Argunşah konuşmasında kadınlara yönelik ilk süreli yayınları şu şekilde sıraladı:
“Terakki-yi Muhadderat, Mukadderat (Müslüman Kadınlar) Ayine, Aile,İnsaniyet, Şüku Fezer ve Parça Bohçası’dır. En uzun ömürlü gazete;1895-1908 yılları arasında 612 sayı basılan Hanımlara Mahsus Gazete’dir.”


KADINLARA ÖZGÜ YAZMA SÜRECİNİN ÜÇ AŞAMASI
“Arayış döneminde; kadınlar şiirle ilgileniyorlar. Biyolojik ve kültürel babaları bulunuyor. Ailede belli bir kültürel seviye bulunuyor. Evlerindeki toplantılara kadınlarda dahil ediliyor. Taklit döneminde; kadın henüz sosyalleşmenin başındadır. Daha çok ev içi dünyasını ele alıyorlar. Roman ve hikâye deneyimi oluşuyor. Kendini bulma döneminde ise sosyal sorunları ele alıyorlar. Kadın yazarlar mektup, günlük ve hatıra defterleri yoluyla kendilerini yazıyorlar.”


İLK KADIN DERNEĞİ VE YAZARLAR
“1897 yılında ilk kadın derneği Fatma Aliye Hanım tarafından Yunan Savaşı’nda zor durumda kalan kadınlar için Şefkat Derneği kuruluyor. Kadına özgü sorunlar; eğitim, evlenme ve boşanma, para ihtiyacı ve çalışma hayatı olarak ortaya çıkıyor. Savaş sırasında kadınlar evlerini hastane veya okuma kurslarına çeviriyorlar. Savaş yıllarında sosyal sorumluluk projelerinde görev alıyorlar. İlk kadın yazarlar: Zeynep hanım, Fatma Aliye Hanım, Emine Hanım, Şair Nigar Hanım, Emine Semiye Hanım, Makbule Leman, Halide Edip Adıvar, Güzide Sabri Aygün”