"Ekrem Bey!" Genel Yayın yönetmenimiz M. Burak Göksu yazdı!..
"Bir cambaz her ipte oynamaz derler ama 'Ekrem Bey' yetenekli, oynayabiliyor." Genel Yayın Yönetmenimiz M. Burak Göksu'nun 'Ekrem Bey' başlıklı yazısı...
İstanbul seçimlerinin üzerinden 2 ay geçti. Peki neler oldu? Özetleyelim: 'Ekrem Bey' seçim vaadi olarak 200 bin kişiye iş vaad etmişti. Kimseyi de işten çıkarmayacağını da taahhüd etmişti. 3000 kişiye yakın şu ana kadar işten çıkarılmalar oldu.
'Ekrem Bey' okul servislerini ücretsiz hale getireceğiz dedi. Sonuç: Servis ücretlerine zam geldi.
'Ekrem Bey'in sözünü tuttuğu bir konu var hakkını yemeyelim:"365 gün 24 saat ulaşım olacak metro hattında." demişti. Bu sözü de yerine getirdi ama nasıl getirdi? Hafta sonları geçerli olmak üzere...
Peki 'Ekrem Bey' verdiği vaatleri tutmak yerine ne yapıyor? 'CHP Genel Başkanı edasında' ekonomi hakkında konuşuyor, kayyum hakkında konuşuyor, sadece konuşuyor. PKK ile iltisakı olmadığını beyan etmişti 'Ekrem Bey' . Diyarbakır'a kayyum atanan belediye başkanlarını ziyaret etti, beraber halay çekti. Şu 'mesajı' verdi: "Sarılalım, kucaklaşalım..."
HDP'nin talepleri var abi! Sen o 'taleplere' ne diyorsun? 'Kucaklayınca' bitiyor mu 'talepler'? 'Kandil'e selam gönderdiklerinde' "Hadi gel bir kucaklaşalım ve unutalım" mı diyeceksin? 'Özerklik' meselesi falan var... 'Kucaklaşınca' geçecek mi?
Eskiden "Benim de Kürt arkadaşlarım var" denirdi, onun yerini "Hadi gel kucaklaşalım" mı alacak nedir? Neden atandı bu belediyelere 'kayyum'? 'PKK terör örgütüne destekten.' Bunu bilmeyen var mı bu ülkede? PKK ile iltisakı olduğunu bile bile ziyarete gitmek ne anlama geliyor? "Ben de sizdenim. Bir dahaki seçimlerde, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, beni desteklemeye devam edin!" Bu biraz 'Demirel tarzına' benziyor diyebiliriz. Bir cambaz her ipte oynamaz derler ama 'Ekrem Bey' yetenekli, oynayabiliyor.
'Ekrem Bey' artık işinize bakın! İstanbul'u bir daha sel basmasın! Terör örgütü sebebiyle kayyum atanan belediyelere gitmeyiniz. Ahvalinizin onlar gibi olması bu yaptıklarınızla muteberdir.
"Bu milletin kaybedecek bir dakikası olmadığını" beyan etmiştiniz mazbata geç verilince. "İstanbul'un çok işi var, çalışmaya başlamam lazım" diye feveran edip ortalığı 'ayağa kaldırmıştınız'. Mazbata verildi, iki ay geçti, hala somut adımınız dahi yok. Sadece konuşuyor, icraata geçmiyorsunuz. Bu milletin aklıyla alay etmeyiniz. Hanımefendiye de 'Tahir Elçi'nin mezarının başında dua ederken dokunup dua etmesine teşvik ettiğinizi görmediğimizi sanmayın. 'Hanımefendiye' de biraz 'taktik' verin. 'Canan Kaftancıoğlu'na da taktik verin. Burada o nerede Ekrem Bey görünmüyor. "Katil Devlet" diyen, domuzu baya hızlı tüketen kişi ile evli oğlunun "Hz. Muhammed (s.a.v.) nerede doğdu? sorusuna "Çin" cevabını veren, Sakine Cansız adlı terörist geberirken "İnsanlık öldü" diyen Canan Kaftancıoğlu nerede 'Ekrem Bey' ?
'Ekrem Bey'e sorum çok da burda bırakalım. Bir de mesaj paylaşalım: "İstanbul Fatih'in yadigarı 'Ekrem Bey' yaptıklarınızı takipteyiz. Bu şehri PKK ile iltisaklı hale sakın getirmeyin bedeli ağır olur 'Ekrem Bey'. Hizmet etmeyeceksiniz bu belli. Bunun cevabı sandıkta verilir, ama sakın ha PKK ile iltisaklı olmayın. Bunun bedeli ağır olur!..."