Online eğitim ne zaman bitecek ? Online eğitimin fayda ve zararları nelerdir ? Uzman psikoterapist'den dinledik ve siz okuyucularımıza aktarıyoruz.

ONLİNE EĞİTİMİN FAYDALARI VE ZARARLARI NELERDİR ?

Covid 19 diğer ismi ile koronavirüs hayatımıza girdikten sonra dünyanın birçok ülkesinde ve birçok alanda hayatımızı etkiledi ve etkilemeye devam etmektedir. Zor zamanlar kriz yönetimi gerektirir. Zor kararlar alınır, sorumluluk gerektirir. Bu zamanlarda kılı kırk yararak, bin düşünüp bir uygulamak gerekir. Asla ve asla çalışıyor gözükmek için faaliyet yapılmaması gerekmektedir.
Bu dönemde dünyayı kasıp kavuran koronavirüsü, belki de en büyük hasarı çocuklarımıza vermiştir. Her ne kadar en az Corona virüsüne yakalanan kesim çocuklar olsa da, bunun en büyük etkisini çocuklarımız görmüştür. Asıl tehlike bundan sonra kendini gösterecek olan ve aynı zamanda şu an göstermekte olan teknoloji bağımlılığı tehlikesidir.
Milli Eğitim bakanlığı maalesef eğitim konusunda sınıfta kalmıştır. Bizzat kendisi psikolojik danışman olan milli eğitim bakanı, bu tehlikenin farkına varamamış ve istikrarlı bir duruş sergileyememiştir.



Baştan itibaren öğretmenlerin yönlendirmesi ile, çocuklar dar çerçeve, yani her dersten bir konu ödev alarak, bu konu üzerinde dosya hazırlayıp araştırma ve çalışma ruhu kazandırabilirdi. Oysa Milli Eğitim bunu yapmamakla birlikte ilkokul çocuğuna dahi 5 bazen 8 saat ders adı altında teknolojiye maruz bıraktı. Eğitim ve özellikle öğretim, telafisi çok zor olmamakla birlikte bağımlılık tedavi ve terapi gerektiren bir süreç olması sebebiyle çok daha büyük hasarlar oluşturduğu gerçeğinin farkına varılamamıştır. En azından şimdi bu hatadan dönülmesi, aksi takdirde bağımlı, hissiz, duygusuz, gerçek hayattan kopmuş, sanal düşünen ve sanal hayatta yaşayan, akademik başarısı olmayan, tahammülsüz bir nesil yetişmeye devam edecektir. Asla unutulmamalıdır ki akademik dersleri almadan da bir insan hayatını sürdürebilir. Psikolojik sağlığı yerinde olduktan sonra, hiç okumayan insanların dahi çok iyi yerlere geldiği, en zayıf ihtimal evlenip çoluk çocuğa karışarak yuvasını kurup devam ettirebildiği aşikârdır. Peki ya bağımlılık illetine yakalanan kişilerin gerek kendisi gerek ailesi gerek ise çevresi ile olan problemleri kopmuşlukları nasıl telafi edilebilir?
Çocuklar bu süreçte bağımlılığın belirtilerini net göstermeye başladılar. Kutlu (2019) Yeşilay (2017)’dan aktardığına göre teknoloji bağımlılığının göstergesi olarak aşağıdaki davranışlar bağımlılığın göstergesi olmaktadır ve bu davranışlar çocuk ve gençlerde açıkça görülmeye başlandı.

Teknoloji araçlarıyla harcanan sürenin çoğalması

Teknolojiden belirli süre uzak kalınca huzursuzluk, öfke sıkıntı uykusuzluk gibi yoksunluk gibi süreçlerin ortaya çıkması

Psikolojik, sosyal, adli ya da fiziksel bir sıkıntı oluşturmasına rağmen teknolojinin kullanımının sürdürülmesi

Teknoloji kullanırken zamanın yönetimini sağlayamamak

Planlanandan daha fazla teknoloji karşısında kalınması

Zamanının büyük çoğunluğunun fiilen ya da zihnen teknolojiyle geçirilmesi

Teknolojiyi kullanırken kişinin rutin olarak yaptığı eylemleri (iş,aile,okul gibi) yerine getirememesi örnek olarak verilmektedir.

TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞININ SONUÇLARI NELERDİR ?

Boyun ağrısı ve sertleşmesi

Göz kızarması ve yanması

Uyuşukluk ve depresif hal

Bitkinlik, yorgunluk, halsizlik

El ve parmaklarda uyuşma

Bedensel bozukluklar

Uyku bozuklukları

Uyanmada zorluk

Algı, dikkat ve konsantrasyon bozuklukları

Akademik başarısızlık

Bireysel problemler

Sosyal-kültürel sorunlar

Beslenme bozuklukları

Gerçek hayattan kopuşMaalesef bu rahatsızlıklar da çocuk ve gençlerde görülmeye başlandı.

12 yaş altı çocuklara asla ekran tavsiye edilmezken, saatlerce akıllı telefon, tablet, bilgisayar ve televizyon karşısında esir alınan çocuklar, ders bitse dahi oyun oynamaya devam etmekte ve zamanla bağımlılığa, ekranın zararlarına maruz kalmaktadır. Zararı şüphesiz faydasından fazladır.

Şimdi Milli Eğitim bakanına ve bütün yetkililere buradan seslenmek istiyorum!
Uzaktan eğitim yani online eğitim derhal durdurulmalı ve kitap üzerinden öğrencilere her dersten belli konular verilerek bunları araştırmaları istenmeli, bu da yazılı sınavı yerine geçerek çocuğun değerlendirmesi bu şekilde yapılmalıdır. Öğretmen sadece kontrol ve gözlemci olmalıdır. Bir insanın bedensel ve psikolojik sağlığı akademik öğretimden çok daha önemlidir. Oysaki portfolyo sistemi ve dosya hazırlama yöntemi ile hem akademik yönden başarılı olacak hem de bedensel ve psikolojik yönden bağımlı bireyler haline gelmeden bir nesil yetiştirilecektir. Nitekim ne kadar çaba sarfedilse de psikolojik ve bedensel sağlığı yerinde olmayan çocuğa akademik başarı elde ettiremezsiniz. Sözün özü: Önce gelişim, sonra eğitim…

Adnan Kalkan