Avustralya’ya 19. yüzyılda Afganistan’dan ve Hindistan’dan getirilen develer, İnşaat ve taşımacılık için yaygın bir şekilde kullanıldı.
Sonra? Sonra ne mi oldu?
Rekor düzeydeki sıcak hava ve aylardır süren kuraklık nedeniyle Güney Avustralya'da 10 binden fazla çok su içtikleri gerekçesiyle "susuzlukla mücadele" kapsamında helikopterden vurularak öldürülecek. Profesyonel nişancılar avlanmaya çarşamba günü başlayacak. Süreç 5 gün sürecek. Develerin cesetleri önce kurumaya bırakılacak ardından ya gömülecek ya da yakılacak.
Üstelik bu Avustralya’nın ilk hayvan katliamı değil. Daha öncede diğer hayvanların yaşam alanlarını kısıtladığı gerekçesiyle 1 milyon kanguruyu ve diğer sürüngenlere ve ekosisteme zarar verdiği gerekçesiyle 2 milyon başıboş kediyi öldürme kararı almışlardı. Vaşak tarzı bir kedi türü çok üremeye başladığı için ölüsünü getirene para veriyorlardı.
Hala sürmekte olan yangında halk kendi çabalarıyla Koaları kurtarıyorlar ama devletleri, develeri kendi elleriyle öldürüyorlar bu nasıl bir anlayış?
Bu gün su içti diye deveyi öldüren yarın nefes aldı diye insanı da öldürür zaten öldürmüyorlar ki
Vahşi Batı! Bize medeniyet dersi vermeye kalkar birde hiçbir zaman medeni olmadı olamayacak. Batının kendi çıkarları üzerine kurduğu medeniyet anlayışından Allah’a sığınırım.
Gelecekte gıda bulmak zor olacak diyerek insanları protein kaynağı olarak böcek yemeye alıştırmaya çalışıyorlar diğer tarafta eti yenir mübarek hayvanları öldürüyorlar.
Telef edeceklerine açlıktan çocukların öldüğü coğrafyalara gıda olarak gönderebilecek bir proje yürütebilirler ama yapmıyorlar neden? Dedik ya Vahşi Batı!
Nerede küresel ısınma karşıtlığını sembolize ettikleri kız, nerede balina severler, hayvan severler falan ama onlar deve sevmezler. İşleri bitti yok ediyorlar. Aynı müslümanlara yaptıkları gibi.
Tavsiye!
Kur’an’ı Kerim’de ismi geçen mübarek hayvan Deve’nin özelliklerini biz müslümanlar için ne ifade ettiği “ Hazreti Muhammed ‘i Tanımak ” isimli kitabımda (77..79) konu edinmiştim okumanızı tavsiye ederim.