ZAMANDA YOLCULUK-SEVDA DELİLİK MİDİR?
Önce delilik nedir?
Delilik:” düşünce , inanış ve davranışları açısından topluluktan farklı olma durumu.”
George orwell :” delilik tek kişilik azınlıktır” der.
“Her insan aklı nisbetince biraz delidir” diye bir Arap atasözü vardır.
Anlaşılan çok çeşitli ve değişkenlik gösteren, her anlayışa göre farklı kalıpları olan bir kavram, bizim meramımız çokta eski gitmeden “Yakın Tarih” Vatan delilerinden kalemimizin döndüğünce bir iki kelam etmek, ruhaniyetlerine hoş gele.
Vatan kutsaldır, asker ocağında, her an tekrar edilen “HER TÜRK ASKER DOĞAR” Peygamber ocağı diye tabir edilen, tek kelime “MEHMETÇİK” diye tarif edilen Vatan Aşıkları tabiki Vatan delisi olacaklar, zira vatan namustur, vatan her şeydir.
İlk okul çağlarında Uzun Mehmed’in hikayesini duyduk.Hani askerde Komutan’ın verdiği bir parça kömürü, teskere aldıktan sonra bulan insandır Uzun Mehmed.İşte vatan Sevgisi’ de aile vede asker ocağında kıymeti anlatılan bir olgudur, iksirdir, hayattır.İşte bu serüvenlerden geçenler daha çok hizmet etmek, batan borcunun hiç bitmeyeceğini düşünerek Vatan hizmetinde bulunmayı ibadet saymışlar, işi dahada ileri götürmüş “Can Feda” noktasına gelmişlerdir.Bunlardan birkaç örnek verelim:
1950-60
Bir yiğit çıkar, Anadolu ses verir, tek ses yankılanır:
“Yeter söz milletindir.”der, Zülme, baskıya, haksızlığa, eşek vergisine, ezanın türkçeleştirilmesine, mukaddesat düşmanlığına vs. Keyfi uygulamalara dur demenin deliliğin bedeli ŞEHADET olur, dar ağacında sallanmak olur.
1970-2000
Bir başka Vatan sevdalısı, “Adil Düzen” der, faiz olmaz der, fakirlik reva değil der, heyhat bu sefer Post modern darbe ile hal edilir.
1990-2009
Bir başka canevşan çıkar, birlik, bütünlük der, fakat heyhat! Oda kendi ifade ettiği şiirinde olduğu gibi:
“Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum
Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane_kokuları arasında
Ruhumu,,dinlemek istiyorum
Zikre dalmış her şey
Güne ?gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir…ümitlerim
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum
Huzur dolu içimde ?
Ben sonsuzluğu düşünüyorum
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın!..
Beton çok soğuk üşüyorum”
Ve bir dağın tepesinde donarak can verir, o ses hala kulaklarımızda, çınlamakta, ve hiçbir zamanda silinmeyecek o ses:
“ALOOOO! BİZİ DAHA BULAMADINIZ MI?” Feryadıdır.
Bu arada nice fedailer, vatan savunmasında can vermiş, niceleri suikaste kurban gitmiş, ama şu unutulmamalıki:
“ŞEHİTLER TEPESİ BOŞ KALMAZ”
Kimileri ise beyaz kefeni koynunda, bu vatanı korumaya, savunmaya, ilerletmeye devam etmektedir.Zira şiirde dediği gibi:
“Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır,
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir.Tutuşup kül olan ocaklarından,
Şahlanıp köpüren ırmaklarından,
Hudutlarda gaza bayraklarından
Alnına ışıklar vuranlarındır.Ardına bakmadan yollara düşen,
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır.İleri atılıp sellercesine
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine girercesine
Şu kara toprağa girenlerindir.Tarihin dilinden düşmez bu destan,
Nehirler gazidir, dağlar kahraman,
Her taşı yakut olan bu vatan
Can verme sırrına erenlerindir.Gökyay'ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusundan görenlerindir.”
Vesselam.