AİHM'NİN TÜRKİYE İNFAZI
Toplum olarak kabul görmeyen ancak devlet olarak kabul etmek zorunluluğumuzun bulunduğu AİHM kararları, hukuk devleti statüsünü korumaya çalışan Türkiye'nin yeni prangalarından biri sayılmaz. Kendimize hukuk devleti diyor isek ve bu Avrupa İnsan Hakları Beyannamesinin altına imza attıysak kararı kabul etmeliyiz. Ancak Cumhurbaşkanı'nın da dediği gibi bizim için bağlayıcılığı yoktur. Selatttin Demirtaş konusunda durumuşumuz nettir. Bence ülke hukukunda bu karar, geri dönülemez noktadadır. Yani umarım.
AİHM kendinden bekleneni yapmıştır. Zaten terör ve terörist ile arasına bir türlü mesafe koyamayan Avrupa'dan, mantıklı bir sonuç bir çıkması da beklenmezdi. Şöyle düşünelim. Avrupa'nın yıllarca koynunda beslediği ve beslemeye devam ettiği, finansal olarak desteklediği, silah-mühimmat konusunda bir dediğini iki etmediği terör örgütlerine ve örgüt üyelerine karşı aidiyet duyması kadar normal bir durum yoktur. Bu durum, adil olmayan bir babanın, cinayet işlediği evladını her ne pahasına olursa olsun korumaya çalışması ile eşdeğerdir. Avrupa baba ise terör örgütleri de evlatlarıdır.
Şimdi gelelim ülkemizde ki terör sevici siyasi, medya ve tüccar tayfasına. Ülkemizde en kısa sürede gündem bununla çalkalanmaya başlayacaktır. Kendine muhalefet bir kısım zümre, AİHM'nin aldığı bu karara anında reaksiyon vererek, ülke vatandaşı ama bu ülkeye ve değerlerine yabancı olduklarını göstermiş oldular. İçlerinde bir tanesi var ki; temsil ettiği siyasi oluşumun 'Gazi Mustafa Kemal'e ait olduğunu söyleyecek kadar ileri gidip, terör elebaşları ile kolkola girecek kadar cüretkardır. Asıl merak ettiğim ise bu siyasi oluşuma/oluşumlara gönül verenler de aynı kanaati paylaşıyorlar mı ? Eğer öyleyse vah benim Türkiyem vah benim Devletim.
İçlerinde bir tanesi var ki "Devletçi" yönünü beğendiğim ancak içinde bulunduğu siyasi partiden hazzetmediğim birisi. İnceden inceye de "Devlet" hakkındaki çıkışlarına da destek verdiğim doğrudur. AİHM kararı konusunda verdiği beyan ve bu konuda ki ısrarcı tutumu, nasıl büyük bir hata içinde olduğumu hissettirdi bana. Bir terör yandaşına destek verecek kadar ileri gideceğini düşünmemiştim açıkçası. Geleceği olduğunu düşündüğüm bu bürokrat, benim için resmen hayal kırıklığı oldu. Popülizm uğruna kendini yakmaya değmezdi inan. Unutma ki bu devlet 3. Selim için bir Ahmet feda etti. Senin için yapılacak birşey artık yok. Hazırlandığın siyasi parti liderliği de, o kanatta kaldığın sürece sana bir fayda veremez.
Selam ve Dua ile
Okan AŞCI