IKBY TEORİLERİ 2 / OYUN KURUCU TÜRKİYE
SELAMÜNALEYKÜM
"ESİRGEYEN VE BAĞIŞLAYAN ALLAH'IN ADIYLA"
DEVAM
Şimdi birde bakış açımızı değiştirerek devam edelim. Peki bu referandum safsatasında "Oyun Kurucu" Türkiye ise.
Aslında safını ve ne istediğini bilen, KAOS'u yönetme becerisine haiz tek bir ülke var ise o da TÜRKİYE'dir. Yıllar yılı darbeler, ekonomik krizler, siyasi vesayetler, avrupalı-asyalı-amerikalı bir çok odağın gölgesinde kalmış ülkemiz, KRİZ veya KAOS yönetmekte uzman sayılır.
REFERANDUMUN AMACI (TÜRKİYE AÇISINDAN)
Ortadoğu'da söz sahibi olmak isteyen devletlerden biride TÜRKİYE'dir. Zaten Osmanlı İmparatorluğundan miras olan toprakları ve LOZAN paçavrası ile bir süreliğine ingilizlere devrettiğimiz bölgeleri artık bir şekilde geri almanın vakti çoktan gelmişti. Bunu ya savaşarak yapacaktık ya da bölgede zaten bitmeyen KRİZ'e, daha büyük bir kriz ile dalarak yapacaktık. TÜRK devleti çokta beş yıldızlı olmayan ekonomisi ile savaşa girmenin maliyetinin yüksek olacağını bildiği için, evlatlık olarak görebileceğimiz BARZANİ bulmacası üzerinden yapmaya çalışmış olabilir.
NEDEN EVLATLIK
Yıllar yılı tatlı sert bir siyasi çekişme içinde olduğumuz BARZANİ, tabir-i caizse bizim iznimiz olmadan "ben bağımsız olacağım" diyebilecek liyakatte değildir. Ekonomik olarak büyük oranda TÜRKİYE'ye bağımlı olan bir yönetim, hem askeri hemde siyasi manada kendinden çokça büyük (kaba tabirle ağzını açsa seni yutacak) bir devlete kafa tutabilir mi ? Sadece bu çerçeveden baktığımızda bile bizim evlatlığımız diyebiliriz. Hem sınır birliğin olacak, elektriğin şalteri, suyun-petrolün vanası sende olmayacak sonra TÜRKİYE'yi karşına alıp "Bağımsızlık" türküleri söyleyeceksin.
ARKADAŞ! ben büyük bir siyaset adamı değilim ama şu küçük penceremden baktığımda bile bunun olamayacağını görecek kadar AKIL sahibiyim...
EĞER BU DEVLET KURULURSA ÖLÜ DOĞMUŞ DEMEKTİR
ŞİMDİ KONUYU BİRAZ DERİNLEŞTİRELİM
Saflara baktığımızda, Ortadoğu bölgesinde bu referandumu desteklememekle kalmayıp, ekonomik, askeri anlamda faaliyet içerisine giren ülkeler TÜRKİYE-İRAN-IRAK üçlüsü olarak görülmektedir. Örneğin İRAN'ın hiçte azımsanmayacak bir güçte olduğunu unutmayalım. Dün gerçekleşen TÜRKİYE-İRAN liderler zirvesinde çıkan kararları okuyacak olursak, beklenenin dışında gelişen bir konu olmadığını görürüz. Bizim burdaki rolümüzü gayet iyi bir biçimde oynadığımız açık bir şekilde görülüyor. Daha öncede bahsettiğim konuyu hatırlatıcak olursam, vekalet savaşında bize vekalet edecek TERÖR ÖRGÜTÜ olamaz ama ülke olur. Bunlar İRAN ve IRAK'tır. Biz askeri taktik ve strateji üretip sahada diğer ülke ordularının İHTİYAT kuvveti şeklinde bir pozisyon alacağız. Yani bir savaş patlarsa -ki ben buna ihtimal vermiyorum- biz en ufak ekonomik sıyrıkla atlatmış olacağız.
NEDEN ASKERİ MÜDAHALE OLMAZ
Şu an bizim hedefimiz, bölgede TERÖR devleti kurdurmamak ve PYD/YPG'nin akdenize ulaşmasına engel olmaktır. Bunu en güzel şekilde PYD/YPG'yi Barzani üstüne iterek yapabiliriz. Eğer "Oyun Kurucu" biz isek Barzani bile bu durumdan çok zaiyat vermeden çıkacaktır. Şöyle düşünün önden doğudan İRAN-IRAK, Kuzeyden ve Batıdan TÜRKİYE (zaten örgüt bu yönde hareket edemiyor) ile sıkıştırılmış PYD/YPG nereye kaçacaktır ? Bu resti gören YA ÖLECEK YA DA UZLAŞACAKTIR. Bu tutumdan nasibini alan BARZANİ, zaten çoktan pişman olduğu referandum kararlarını iptal etme kararını vermiş olur..
PEKİ BİZ BU KRİZDEN NE KAZANDIK
İşte asıl soru bu! Irak'ın toprak bütünlüğü bizim stratejik konumumuz için çok önemli bir rol oynamaktadır. Şu an bizim toprak ilhâk etme değil, sınır komşularımızdaki karışıklıkları bitirmeye ihtiyacımız var. Eğer bu teori gerçekleşirse, İRAN-IRAK-TÜRKİYE safı belirginleşmiş olacak. Kim belir belki Ortadoğu'da kavgasız günler çok uzak değildir..
Selam ve Dua İle
Okan AŞCI / bihavadis.com
Facebook : www.facebook.com/okan.asci
Twitter : www.twitter.com/OknAsc
İnstagram : www.instagram.com/KanBey1453