SİZ HİÇ EBABİL KUŞU GÖRDÜNÜZ MÜ?
Ebabil kuşlarını çoğumuz canlı gözlerle görmemiştir genelde çöl kuşlarıdır ve bizim topraklarımızda nadir rastlanır ama duymuşuzdur, İslam dini ile biraz ilgili olan herkes bu kuşların hikayesini ve Kuran-ı Kerimdeki Fil suresini az çok bilir.
Habeşistan krallığının zamanında (m.570) yemen de Sana valisi Ebrehe
Büyük bir mabet yaptırdı ve Arapların Kâbe de elde etmiş olduğu, gücü ve ilgiyi üzerine çekmeyi planladı. Fakat bu amaca ulaşamadı birde üstüne bir arabın gidip mabettin içine pislemesiyle büyük bir öfke ve kinle dolmuş, büyük bir ordu toplayarak ki yaklaşık 60-70 bin kişi diye söylenir. Mekke’ye doğru sefere çıkmıştır. Bu seferde ordunun önünde çok büyük filler vardır ki fillere kalın ipler bağlanıp Kabe’nin yıkılmasını sağlamak istemiştir. Bu fillerin en büyüğü ve en güçlüsü olan ismi “Mahmut” adında bir fildir. Ebrehenin ordusu yolda karşılaştığı her şeyi yakıp yıkmış hatta kureyş kabilesinin lideri ve Peygamberimizin dedesi Abdülmuttalip’in de deve sürüsünü gasp etmişti, bunun üzerine kendisi gelip develerini Ebrehe den geri istedi, fakat vali şaşırdı “ben dedi; Kâbe’yi yıkmaya geliyorum bunun için bir şey demiyorsun da develerini mi almaya geldin? “
O da dedi ki; “Ben develerin sahibiyim onları istiyorum ama Kabe’nin sahibi Allah’tır o da kendi evini koruyacaktır! “
Ebrehe develeri geri verdi. Kâbe’ye doğru ordusunu ilerletti ve tam yaklaşmışken en öndeki fil durdu, gitmedi ne yaptılarsa ilerletemediler, geri çevirince hızla giden fil yönü Kâbe ye çevrilince olduğu yerde durdu. Ebrehe çok kızdı filleri bırakıp ordusunu Kâbe’ye doğru ilerletti, tam o sırada gökte Ebabil kuşları siyah bir bulut gibi belirdi ve ağızlarındaki nohut büyüklüğündeki taşları ordunun tepesine yağdırdı ve ekinler gibi bütün ordu delik deşik oldu ve hepsi helak oldu. Fil suresi bu olaydan bahseder.
Peki; bu tarihsel olayı okuduk ve birçoğumuz biliyorduk ya günümüzde de bu olayın aynısı çok yakın zamanda yaşandı desem!
Nasıl nerde mi? diye sordunuz?
Belki çok abartılı diyenler olacaktır. Bizi ve bu yazdıklarımızı alaya alan ve dalga geçen olacaktır. Ama gerçekten inanan ve benim gibi düşünen birçok vatan evladı ve Müslüman insan bu söylediklerime hak verecektir.
15 Temmuz da biz Türk halkı olarak, büyük bir ihanetin büyük bir saldırının, büyük bir düşman ordusunun zulmüne uğramadık mı?
Bizim insanlarımız da hiçbir şeyi, ölüm dahil hiçbir şeyi düşünmeden o tankların, uçakların, silahların karşısına “Ebabiller” gibi üşüşmedik mi?
Sonunda ne oldu o güçlü orduya? Tanklara ve Vatan Haini askerlere ve en önemlisi Ebrehe ruhlu düşmanın Yurdumuzda ki valisi olan o aşağılık ajana? Maskesi düştü değil mi? hem onun hem de arkasındaki gizli servis ve devletlerin!
İşte ben de bu yüzden diyorum ki;
Biz hepimiz o gece “Ebabil” olduk Elhamdülillah ve artık herkes canlı gözlerle “Ebabil” kuşlarını gördü o gece Rabbimin izniyle.