Derin Amerika'nın Ordusu DAEŞ!

TAKİP ET

Mustafa Güldağı'ndan yine muhteşem bir makale okuyanın zihnini aydınlatıyor Derin Amerika'nın Ordusu DAEŞ! (Abd-Daeş-Pyd-Bağdadi & Okumayan Kaybeder)

 

İnsanın tüyleri ürperiyor!
Çayınızı tazeleyin ve sessiz bir yere geçin.
Derin bir nefes al ve okumaya dal.
Psikolojik savaş bitti! Çok kaybımız var.
Tüfek, tank, bomba ile olan fiziki savaşları görmekten, yürütülen "psikolojik savaşı" göremiyoruz. 
IŞİD ve DEAŞ adına her ne derseniz deyin, derin Amerika’nın laboratuvarlarında üretilmiş bir oluşumdur.
DEAŞ, bir savaş makinesinden çok bir “psikolojik harp” aracı olarak üretilmiştir. 
Durun bir dakika!

Suriye'de yapılan anlaşmalarla devletçik oluşumları tamamlanınca DAEŞ lideri Bağdadi sözde bugün öldürüldü.
Bölünmüş, yeni Suriye'nin kurulma aşamasına geçildi. 
DAEŞ sırası ile kaos, şiddet, kargaşa çıkarıp ABD adına Suriye'nin bölünmesini sağladı.
Görevi bitti!
Bunlar burada dursun. Şimdi dikkat...
Okuyacaklarınız komplo teorisi değil.

Unutmayın! ABD'ye bağlı "2 bin" düşünce kuruluşu vardır. 
Bunlar devletin beynidir. 
Bunlar Amerika'nın dünya genelinde veya dünyanın herhangi bir bölgesinde yürüteceği "psikolojik savaşın" planını hazırlar.
Türkiye'de devlete hizmet eden 10 tane "milli" düşünce kuruluşu yoktur. Devletimizin beyni zayıftı bu yüzden. 
Ama hala iyi çalışıyor.
DEAŞ-IŞİD adlı filmin senaristleri ABD’ye bağlı bu düşünce kuruluşlarıdır. 
Filmin oynanacağı yer Ortadoğu, İslam coğrafyası.
Bu filmin tüm dünyada gösterime girmesini ise dünyayı bir ağ gibi saran "siyonist medya" organları sağladı.
DEAŞ ile gerçekleştirilecek amaçlar şunlardı. Dikkat...

Operasyon 1) 

Bu örgüt en başta çok geçmeden "tevhid sancağı" çıkarıp “hilafetini” ilan ederek bir “İslam devleti” kuruduğunu söyler ve “cihad” çağrısı yapar. 
Kavramlara dikkat edin: 
"Tevhid sancağı, Hilafet, İslam devleti ve cihad” kavramları, bu vahşi örgütle bağdaştırılıp bilinçaltlarına kötü kavramlar olarak yerleştirildi.
Artık bu kavramları duyunca "canilik ve vahşet" aklımıza gelir oldu. 
Bu operasyonda “küresel odakların” varlığından haberiniz bile olmadı. 
Bu kavramlar Müslümanların zihinlerinden tasfiye ediliyordu. 
Bu kavramlar yok edilip itibarsızlaştırılmadan 2000'li yıllarda gerçekleştirecekleri "Müslümanların-İslamın Tasfiyesi" adlı dev projede başarıya ulaşamazlardı.

Operasyon 2)

Bu maddeyi dikkatli okuyun. 
IŞİD, bir anda Kürt bölgelerine saldırtılarak Kürtlerin PKK'nın safına itilmesi sağlandı. 
Türkiye'deki Kürtler her zaman birinci kimlik olarak "Müslümanlığı-İslamı" görürler. 
Fakat Amerika, sözde İslamcı olan IŞİD'e, Kürt bölgelerinde katliamlar yaptırarak Kürtlerin milliyetçi damarlarını kabartıp birinci kimlik olarak "Kürtçülüğe" kaymalarını sağladı. Bu durumda Kürtler, Türkiye'de HDP-PKK'ya kanalize edilecekti edildi de...
IŞİD bir anda Kobani'ye saldırdı. O sıra ABD'de bulunan Selahattin Demirtaş Türkiye'ye dönünce "İslamcı IŞİD Kürt katlediyor!" deyip Türkiye'de büyük bir isyan başlattı. 
IŞİD'e Kobani'ye saldırmasını emreden ile Demirtaş'a isyan etmesini isteyen güç aynıydı.
Tiyatro eş güdümlü oynandı.
Böylece Müslüman Kürtler HDPPKK ve PYD safına itilecekti. 
"PKK-PYD, canavar olan IŞİD ile savaşıyor" algısını tüm dünyaya yayıp PKK-PYD terör olmaktan çıkarıldı. Tam bağımlı Kürdistan Devletinin birinci aşamasıydı bu.
IŞİD, Suriye topraklarını PKK-PYD'ye teslim etmenin aracı oldu. IŞİD, bazı toprakları ele geçirip PYD'ye teslim esiyordu. IŞİD ve PYD savaş falan yapmıyordu. 
IŞİD, ABD'nin PKK-PYD'ye tırlar dolusu silah vermesinin bahanesi oldu. IŞİD, PKK'yı güçlendirmenin aracı oldu.
Bu plan başarı ile yürütüldü.

Operasyon 3)

DEAŞ, “İslam devleti” kavramı ile ortaya çıktı. İslam şeriatı isteriz dediler. 
Sabahtan akşama kadar küresel medya tarafından IŞİD'in kelle kesme görüntüleri dünyaya servis edildi.
Böylece DEAŞ gösterilerek İslam hukuku, şeriat karalandı. 
DEAŞ gösterilerek kurulacak bir İslam devletinin ne kadar kötü ve cani olacağı kafalara yerleştiriliyor.
Ayık olun, bu zihinsel operasyon Müslümanların beynine yapılıyor, gavura değil!
IŞİD bahane edilip dünyadaki ılımlı, Yahudi projelerine itaat eden, diyalogcu, Hristiyanlaştırma projelerine itaat eden, Amerika’nın çıkarlarına uyan İslami cemaatler(!) ve gruplar şahane, mütiş ve güzelmiş gibi gösteriliyor, insanlar onlara özendiriliyordu. 
Ve böyle cemaat ve grupların önü tüm dünyada açılıyor ve yaygınlaşması sağlanmıştı. "FETÖ" gibi.

Operasyon 4)

DEAŞ çıkmadan önce İsrail ve Amerika Ortadoğu ve Filistin'de ciddi katliamlar işkenceler yapmıştı.
DEAŞ’ın yaptığı kafa kesme, bombalı eylemler ve yaptığı yıkımlar ile ABD ve İsrail’in tüm günahlarının üstü örtüldü.
DEAŞ’ın yaptığı tüm kötülükler siyonist medya tarafından tüm dünya halklarının algısına sunuldu.
Pür dikkat! Bunu not edin.
Amerika’nın öncülüğünde “NATO” her yerde katliam ve tecavüz yapıyordu. 
“Birleşmiş Milletler” bu zulüm karşısında “hakemlik” yapıyordu. Fakat hiçbir şeyi görmüyordu. Görmezlikten geliyordu.
"Siyonist medya" ise tüm bu canilikleri profesyonel şekilde örtüyordu.

Operasyon 5)

DEAŞ ile bölge çözümsüzlüğe itilip "kontrollü bunalım" oluşturuldu. Bu çok ustaca yapıldı. 
Peki bunun amacı neydi? Dikkatli okuyun.
Amerika ve İngiltere halkları teslim alıp hakimiyet kurmak için sırasıyla şu aşamaları uygular.
İşgal eder veya iç savaş çıkararak “savaş ortamı” oluşturur. 
Savaş ve kargaşa ortamı oluşunca at izini it izine karıştırmakla yetinmez, yalan haberlerle, kukla örgütlerle ve ajanlarla at izini birçok hayvanın iziyle karıştır.
İzleri ayırt edemeyen halkları “çözümsüzlük psikolojisine” sokar. 
Çözümsüzlüğü gören halk, acı çektiren bir “bunalıma” itilir. Kontrollü bir bunalım oluşturulur.
“Kontrollü bunalım” sonucu bıkkınlık geçiren halkı, "sorununuzu çözelim" diye teslim alırlar.
Bunalımdan bıkkınlık geçiren halklar, Amerika ve İngilizlerin sömürü yapmaya dayalı çözüm planını kabul ederler. "Yeter ki bunalımdan kurtulalım" diyen halk, İngiltere ve Amerika’nın çözümüne razı olunca, halkın ve bölgenin
Amerika ve İngilizler tarafından hâkimiyet altına alınması tamamlanmış olur. 
Halk Suriye'de yeterince bunaltıldı. 
Yeni sınırlar çizilip devletçik oluşumları tamamlanınca DAEŞ lideri Bağdadi sözde bugün öldürüldü.
Yeni bölünmüş Suriye'nin kurulma aşamasına geçildi.
Yani kaos, şiddet, böl, parçala, yut!

Saddam’ı hemen deviren Amerika en başından beri “IŞİD’i bitirmek uzun sürer” diyordu. 
Niye bunu diyordu! Çünkü IŞİD ile gerçekleştirmek istedikleri birçok hedefleri vardı.
Bölgede Türkiye’de dahil ABD’nin çıkarlarına uymayan her ülkenin üstüne DEAŞ köpek gibi salınıyordu.
Bir tek İsrail’e değil. Neden acaba?
Ve bölgedeki ülke liderlerini DEAŞ’a destek verdi diyerek suçlayabiliyordu.
Başkan Erdoğan’a da bunu yaptılar. 
Sözde Erdoğan silah veriyormuş DEAŞ’a.
Siyonist medya bunu her yere yaydı ve Erdoğan’ı Avrupa mahkemesinde yargılamak istedi.
Halbuki en çok destek veren ABD’nin kendisidir.
DEAŞ'ı ABD üretmiştir zaten. 
IŞİD-DAEŞ ile bir taşla iki kuş vurmadılar. Bir taşla kuş katliamı yaptılar.
Birçok hedefi gerçekleştirdiler.


PKK-PYD ve IŞİD büyük İsrail projesi için kurulmuş siyonist emellere hizmet eden İsrail'in iki büyük ordusudur.

NOT: CIA ve NSA eski çalışanı Edward Snowden, “Irak'ta kaosa neden olan IŞİD'in arkasında ABD, İngiltere ve İsrail istihbarat teşkilatları vardır. IŞİD bölgede İsrail'in güvenliğini tesis ediyor." dedi.
İsrail kendini güvene aldı(rdı).

-- Mustafa Güldağı --

 

Kamu ilanları ve Son dakika gelişmelerine anında ulaşmak için BİHAVADİS uygulamasını akıllı cihazlarınıza (iOSAndroid) kurabilir, haberleri sosyal medya hesaplarımızdan tekip etmek için bizleri sosyal medya (@bihavadiscom) hesaplarımızdan takip edebilirsiniz 

bihavadis.com

işid işid yeni lideri işid kimdir ışid marşı işid ekşi işid lideri abd abd işid ordusu ısıs lideri yakalandı mı deaş lideri kimdir ? deaşa katılım deaş akserleri deaş neden kuruldu deaşı kim kurdu işidi kim kurdu işid kimin ordusu deaş kimin ordusu