Sevgili Okurlarım,
Hepimiz zor zamanlardan geçiyoruz. Sadece bizim ülkemiz değil dünya da zor zamanlarını yaşıyor. Hayatlarımız maske, mesafe ve hijyen üçlüsüne sıkı sıkıya sarılarak yaşanmak zorunda.
Biliyorum hepimiz yorulduk, yıprandık, telaşlandık bu süreçte ve süreç bitmedi hala devam ediyor. Bu nedenle tedbirlere her gün bir öncekinden daha fazla, sorumluluk bilinciyle sımsıkı sarılmaya devam edeceğiz.
Tüm kalbimle inanıyorum ki biz tedbirlerimize devam ettikçe, bir gün yeniden özlediğimiz hayatlarımızı yaşıyor olacağız. Bunun erken olması bize bağlı, bu basit kurallara uyalım uymayanları da uyaralım.
Kimya formülleri kadar zor bir formül değil uymamız istenilen, sadece önemini algılayamadığımızı düşünüyorum, artan vaka sayılarını görünce gereken hassasiyeti herkesten bekliyorum.
Formül Basit:
Maske + Mesafe + Hijyen
Bu hatırlatmamı yaptıktan sonra bu sürece de katkısı olacağını düşündüğüm, yeni çıkan eserimden bahsetmek istiyorum. Duyanlar olmuştur, duymamış olanlar içinde bir tanıtım olacaktır. Kitabımın adı “Hayatınla Barış”. Eser çıkalı yaklaşık bir hafta oldu. Kişisel gelişim kategorisinde yer alsa da klasik bir kişisel gelişim kitabı değildir. Bir söylemden öte tabiri caizse gaza getirmekten ziyade hayatın içinde uygulanabilirliği yüksek, insan fıtratına uygun, insanın kendisini aslında kendisine anlattığım bir kitap oldu. Hayatın içinde şahit olduğum, bizzat yaşadığım, gözlemlediğim, deneyimlediğim olayları, durumları, yaşanmışlıkları okurlarımla paylaşarak, bir nevi onları da buna şahit tuttum. Farkında olduklarımın farkına vardırarak okurlarımın yaşamlarında farkındalık oluşturmak istedim. Bakın bu böyle, böyle yaparsanız bu oluyor, siz yapın ya da yapmayın çıkarımlarıyla güzel gönüllere kılavuz olmak istedim. Umarım başarılı olurum, sizlerin gönül teline dokunur, hayatlarınıza güzellik katabilirim.
Hepimiz başkaları için yaşıyoruz bu hayatta aslında, bu kötü bir durum değil belki de olması gereken en onurlu davranıştır. Çünkü böyle insanlar ölümsüz olabiliyorlar. Bunu Fesleğen Kokulu Sözler kitabımda da yazmıştım. Bu kitapta çelişmiyorum, sadece şunu vurguluyorum. Yalnız bunu yaparken kendimizi ihmal etmeyelim, kendimizle kavga etmeyelim, kendimizi perişan edip yerle bir etmeyelim. Başkalarını mutlu edeceğim diye kendimizi mutsuzluğa mahkûm etmeyelim diyorum.
Önce kendimizi ayakta tutalım ki başkalarını da ayakta tutabilelim, demeye çalışıyorum.
Sevgili Kardeşlerim,
Daha fazlasını sizler kitabı okuyarak anlayacaksınız. Ben size kitabımın arka kapağındaki tanıtım kısmını paylaşarak yazımı nihayete erdiriyorum. Umarım okur, kitabımı bağrınıza basar, herkesin istifadesi için paylaşırsınız. Gönlümden gönlünüze selam olsun.
“Hayatınızın içinde iniş çıkışlar yaşarsınız, her iniş çıkışa, her çıkış inişe gebedir.
Tek düze bir hayat kadar tehlikeli ve hatta ölümcül değildir hiçbir iniş ya da çıkış.
Bir kalp elektrosunun bile düz çizgi halinde olması, sizin durmuş bir kalbe, ölmüş bir bedene sahip olduğunuz anlamına gelir.
Sizce bu tesadüf olabilir mi?
Şimdi ardına yaslan, bakış açını hayatındaki eksiklikleri görmeye değil hayatınla barışmaya hazırla.
“Söylemesi kolay ama; yapması zor” diye başından kestirip atma bu kolay olanı tercih etmektir, en güzel şekilde başlangıç yapmanın ise tek bir şartı vardır.
O da “İnanmış bir akıl ve samimi bir yürekle, içten bir niyet etmektir”
Öyleyse “Niyet ettim, hayatımla barışmaya” de ve yola tekrar çık.
Seferin iyiliklere, güzelliklere vesile olsun…”
Serkan Akkuş