HİÇ
Bir damla pis sudan yaratılmış insanoğlu.Neye,neyine mağrurlanır acep.Bilinmez lakin bilinen tek bir şey var,oda bir gün gelecek ve HİÇ olacak.O halde Padişaha yapılan tezahürat burada anlam buluyor,hep bir ağızdan koro halinde,yek bir ses yankılanır camii avlusunda akis yaparak:
“MAĞRURLANMA PADİŞAHIM SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR!”
Bunu Davut as.da görüyoruz.Sarayının merdivenlerinden yukarı doğru çıkarken karşısına bir delikanlı dikilir vede :
-“Dur!buraya kadardı.”der.
Davut as,anlamıştır onun kim olduğunu çaresiz:
-“Bir basamak kaldı,müsaade et de çıkayım.”
-“Yok “der O
-“Buraya kadardı.”
Çünkü yolun sonu görünmüştür.Vakit gelmiştir.
Ve haydi Abbas vakit tamam idi.
Zira”HER NEFİS ÖLÜMÜ TADACAKTIR.”
Baki olan O idi.
Ondan gayrısı Fani idi.
Fani’ yede zeval olmak düşer.
Hani Hoca Nasrettin’e sormuş biri:
-“Sen necisin?”
Hoca:
-“HİÇÇÇ!”deyivermiş hiç teredütsüz.
Sormuş soruyu soran bi daha:
-“ Nasıl HİÇÇÇ”
Hoca:
-“Bayağı”
Bu sefer Hoca sormuş,merakla:
-“Beni boşver ya sen,kimsin?”
Kişi:
-“Memurum”
Hoca
-“Sonra”
Kişi:
-“Vali olacam”
Hoca:
-“Sonra”
Kişi:
-“Başbakan olacam”
Hoca:
-“Sonradan?
Kişi:
-“Cumhurbaşkanı”
Hoca bu fırsatı kaçırır mı hiç?son soruyu patlatmış ,nasihatten öncesi:
-“E sooonna?”
Kişi durmuş,deniz bitti kara göründü olmuş tabii,telaşlı vede biraz kızgın bir eda ile ve dahi mahçup bir ses tonu ile:
-“hiiiççç”diyebilmiş sadece
Hoca taşı gediğine koymakta mahir,zaten Hoca bir sıfır galip başladığı, münazarayı şu nasihhatle noktalayıvermiş canlar:
-“DESENE SENİN GELECEĞİN YERE,BEN ZATEN GELMİŞİM.!”
Peygamber sav.Yüce Allah cc ın miraç’ta kendisine:
-“Habibim!ne ile geldin?”
Peygamber sav:”HİÇ’ LİKLE YARABBİ!”
Hiç olanın neyi olabilir ki?
Hatta kölenin neyi olabilir ki;
HİÇÇÇ
EYVALLAH.